27 Şubat 2009 Cuma

anlayış

alışveriş torbalarıyla eve geldiğimde gecenin karanlığı iyice bastırmıştı.
neler vardı:
-4 günlük 8 adet çilekli meyveli yoğurt,
-4 günlük 8 adet puding..süt içmediklerinde destekleyici olsun diye,
-4 adet süt dilimi(birini açtık,yemediler.ben yedim.çok güzel) kaldı 3.
-sıvı sabun
-katı sabun
-5 numara bebek bezi
-1 pk.limonlu kek unu(sadesini bulamadım)
-12.lik pakette yumurta;doğal yazanından
-1 pk.sigara
-1 pk.lazanya
-meyve
-sebze.limon almayı unutmuşum.yarın alırız artık.
-ıslak bebek mendili-popo için:) 3.lü pakette yenidoğanlar için olanından,
-taze kaşar peyniri;peynir yemedikleri için yemeklerin içinde eriyip gözükmeyecek
bu sayede peynir yemiş olacaklar
...bu akşamlık ya da bu hafta sonu için...
eve adımımı attığımda iki böcük de aynı anda konuşmaya başladı.
handisine yanıt versem diğeri ağladı,kızdı..özlemişler anlıyorum ama ilk on dakika
korkunçtu:)
sonra katı banyo sabunlarından bir paketi alışveriş torbasından minik böcük kaptı,
elinden aldım,ağladı ..baktım paket açılmış,elinde iki kalıp yeşil sabun yüzüne sürüyor.
ne yaptıysam ikna olmadı;mutfaktayken bir çığlık duydum
-doğa onu ağzına sokma!
bir hışımla içeriye gidip sabunları elinden aldığımda kıyamet koptu...ağladı dakikalarca...
sonra kucağıma alıp anlattım..anlattım...anlattım..ikna oldu..
bana sofrayı kurmada yardım etti...
sofradayız.
ırmak:
-bütün gün çalışıyosunuz annecim.yoğuluyosunuz.assında bizim sizi hiç üzmememiz yazım...
bu akşam benim yüzümden doğa sizi üzdü.ben açtııığdım paketi...
demez mi..yavrum benim, sorumluluk duygusu nasıl bu kadar gelişti kuzucum sende? diye düşünürken,
-hayır annecim, suçluluk duymana gerek yok...üzülme! deyip konuyu daha etraflıca konuştuk...
ikna oldular mı bilmem.ancak bizim açımızdan enterasan bir gece oldu.
sonra doğa tabağına koyduğum salatayı çatal yerine eliyle yemeyi tercih etmiş olmalı ki,
elleri vıcık vıcık yağ içindeydi. sildim olmadı. sabunlu bez ile sildim yine olmadı.sonra bir güzel yıkadık.
eh işte...yağı gitmiştir herhalde:)
şaşırdım kaldım...bunlar nasıl çocuklar, anlamadım:)
bu arada ırmak ve doğa aynı anda haşırıyorlar...ikisi birden hasta olmasalar,ben kuzucuklarıma çeşit çeşit yemekler yapsam ve keyifli bir haftasonu geçirsek...
sakinliğe o kadar çok ihtiyacım var ki!

26 Şubat 2009 Perşembe

uykudan önce bu geceki incilerimiz

-dandini dandini dastana..ne demek anne?
-tam olarak anlamını bilmiyorum aşkım. sanırım büyüklerin
bebeklerini uyutmak için uydurdukları bir ninni:)
-şaka yapıyosun heealde annecim:)

-ben kaadeşimi çok seviyoğum annecim. bana abladiyor.
ben onun ablasıyım.o benim kaadeşim...

--bir kaç gecedir eve çok geç geldiğim için pek görüşemiyorduk kuzucuklarımla.
gündüz telefon ile konuşuyorduk ancak yeterli olmuyor tabii.
özlemişiz birbirimizi...
önce ırmak:
-annecim bidaa kaybolma oluu mu?

doğa:
-annem..annem..boynuma sarıldı ve öptü...

yetmez mi mutlu olmak için...

22 Şubat 2009 Pazar

sakınzası mı vaa güzelim!

ne oldu, neye istinadan söyledi bilmiyorum ama bana döndü,
-sakınzası mı vaa güzelim! dedi...çok güldüm...

geçen gün de buzda dansı izliyoruz, tutturdu buzda o da dans edecekmiş...
ikna etmek çok zaman aldı..
pist, dedik
paten,dedik...
şimdi izliyoruz, sonra..dedik..
sadece ne zaman,dedi..şaşırdık kaldık...

abb-laa a-la-ba

doğa:
a-la-ba- (araba)
ırmak:
-hayıı doğazım yanlış söylüyosun
a-ğa-ba :))))

doğa:
mama...mama
abla...abla
araba...alaba
ırmak...abla
parmak...parmaklarını gösteriyor...hıııı diyor

ırmak araya giriyor...
radyo...yadyo
araba..ağaba

karşılıklı konuşmaları çok şeker..o kadar leziz ki:)
keşke şahit olabilseniz.

21 Şubat 2009 Cumartesi

ablaaa!

doğam abla diyor, abla deken sondaki anın üzerinde şapkası var:)
ırmakçım...doğa tamam, diyor...
doğa ben çalışıyorum,ben çalışırken yanıma gelme demedim mi? gibi
içinde 've,aslında,öyle ki...' geçen acayip cümleler kuruyor.
mavi gözlükleri yerine geçen pembe gözlüklerini sevmiyor.kırmızı gözlük istiyor..
doğam masanın üzerinde hatta tepemde, oku, oku diyor...
ırmak,kırmızı arabasıyla oynuyor...
doğam, la la la la..diye de şarkı söylüyor...:)
oflaması da cabası...
ırmak seninle de belale (beraber) çalışmak istiyorum anne, diyor...
ırmakçımım bacağı ağırıyor.annecim beni doktooa götür, iğne vursunlar,geçsin, diye ağlıyor...
çoook uzun süre geçti...nereden başlayıp neleri anlatacağımı bilemediğim için aklıma gelenleri yazıyorum..

anne bak alaba (araba)..doğa
anne bak aynı anda istiyorlar...ırmak....bir reklam yorumu yapıyor:)